13 Temmuz 2016 Çarşamba

Beşikderesi Şelalesi ve Mesire Yeri

   Eskişehir gezmekle kolay kolay bitirebilinecek bir şehir değil. Bu yazımda şelalesi ile ün yapmış Beşikderesi Mesire Yerini tanıtacağım...


   Beşikderesi Mesire alanı 10 hektar bir alana yayılmış olup, daha sonraki yazılarımda belirteceğim Kalabak suyu nun kaynağı olan Kalabak Köyü çam ormanlarının hemen yanında yer alır. Eskişehir merkeze yaklaşık 35 km uzaklıkta olan bu yere Osmangazi Üniversitesi Yurtlarının olduğu yeri geçer geçmez tabelalarını göreceğiniz köy yolundan gidiyorsunuz. Eskişehir Kent Ormanı da zaten hemen bu ayrımın biraz ilerisinde kalıyor. Köy yolu dedim ama araçla ulaşımı asfalt yol ile çok rahat. Buraya ulaşım için özel aracınızın olması şart. Mesire Yerinin restorantını işleten amcanın anlattığına göre ipsiz sapsız insanların gelmemesi için bu hatta otobüs koydurmuyormuş. Yaşlı amcanın söylemi ne kadar doğru bilmiyorum ama bu hali bile yeterince kalabalık...


   1988 yılında kullanıma açılan bu yer de yeşilin pekçok tonunu içinden geçen dere manzarı eşliği ile izleyebilirsiniz. Hatta gözlerinizi kapatıp ( haftasonu hariç ) kuşların sesi ile ruhunuzu dinlendirebilirsiniz...

   İlk resimde göründüğü gibi giriş ücretli. Gene bizim meşhur amcanın deyişi işe belediye beliryormuş fiyatları ve onlar sadece 1₺' sini alıyorlarmış 🤔 2016 yılı itibariyle araba ile giriş 11₺, motorsiklet 6,5₺, küçük minibüs 18₺, büyük minibüs 32₺, otobüs 80₺. Bunların dışında ben yürüyerek bu yere gelirim derseniz kişi başı ücret ise 5,5₺... internette okuduğum bazı yorumlarda bizim amcanın orda yemek yersen -piknik yapmazsan - sözde giriş ücreti alınmıyormuş. Benim bundan haberim olmadığı için hem giriş ücreti hemde hesabımı paşa paşa ödedim. 😡😡😡

   Burası aile piknik yapılacak güzel bir yer. Çok fazla ahşak masa buluyor ki herhalde  açıkta kalmazsınız. Yok,piknik bana göre değil yada bizim gibi geç saatte bu yere gitme kararı verirseniz hemen girişte bizim amcanın mekanı var. Dışardan pek birşeye benzetemezsiniz ama mekan gerçekten ilginç bir yer. 


   Bir egeli olarak deniz balığı harici balıklarla aram pek iyi olmamasına rağmen açlığımızdan ve yiyecek başka bir şey kalmaması üzerine alabalık yemeğe karar verdik. Ben dururmuyum hemen içeri geçip balıkların gözüne,soluğuna bakacağım, bakalım tazemi diye. Bilecikten günlük getirttikleri balık donmuş deil taze ilk testi geçtiler. Sonra dedikleri gibi odun ateşi ile taş ocakta mı yapıyorlar bu testte başarılı. En son köy tereyağını gördükten sonra tamam dedim güzel birşeyler gelecek. Meze yok salata, ezme tarzı salça, soğan ve Eskişehirin meşhur helvası ile sunum yapılıyor. İçki ve türevleri yok. Kolaya talim 1 lt'lik... Masanını ve ortamın son hali bu 😎

   Çazır - çuzur gelen balığın enfes kokusu daha da acıktırmıştı bizi. Sonuç mu inanılmaz bir tat ile mükemmel pişirilmiş bir alabalık. Karadeniz Uzungöl 'de yediğim kırmızı pullu alabalıktan sonra yediğim en iyi alabalıktı. Tavsiye olunur muhakkak tadın. Bu arada salata,helva sınırsız bilginize. 3. tabak helvayı semaverde demlenen çay eşliği ile yiyip finali yapıyorum 😃 Hesap der dediğinizi duyar gibiyim. Biz beş kişi balıklar + ıcır zıvıra 115₺ hesap ödedik.

   Eğer pikniz yapacaksınız bizim meşhur amcadan hamak, semaver vb. kiralayabiliyorsunuz. Birde tuvaletlerin bu kalabalığa rağmen tertemiz olduğunu söyleyim...

   Beşikderesi Şelalesi 'nin ismini veren şelaleye ulaşım ancak 10 dk'lık bir yürüyüş ile gerçekleşiyor. Birçok çeşit ağaçların arasında ki patika yoldan ufak ama suyun huzur veren yansıması karşınızda sizi kucaklıyor... 

   Nedendir bilinmez ama bu tarz şelaleler bana hep dinginlik katar. Boşuna dememişler su sesi, para sesi, bayan sesi diye 😃😃😃

  Eskişehir ' de gezilecek yer çok başta söylediğim gibi. Beşikderesi ' de bu gezilecek yerleri hakediyor... İyi gezmeler..


0 yorum:

Yorum Gönder